Martin Scorsese, Saeed Roustayi’ye desteğini sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımla duyurdu. Scorsese, paylaştığı dilekçe için takipçilerinden oy vermelerini istedi.
Geçtiğimiz yıl Cannes‘da filmlerini hükümet onayı olmadan gösteren Leila’s Brothers filminin yapımcıları Saeed Roustayi ve Javad Noruzbegi‘nin İran’da tutuklanmasının ardından Martin Scorsese, ikiliye “adalet getirmek” umuduyla sosyal medyada bir imza kampanyası paylaştı.
Son filmi Killers of the Flower Moon’la beğeni toplayan Scorsese, “Lütfen biyografimdeki Roustayi ve Noruzbegi için adalet arayan dilekçeyi imzalayın ve paylaşın, böylece onlar dünyada bir iyilik gücü olmaya devam etsinler.” paylaşımını Instagram hesabı üzerinden paylaştı.
İranlı yönetmenin tutuklanması, bu yazın başlarında Roustayi’nin jürisinde yer aldığı Biarritz Film Festivali‘nden dün sabah bir açıklama yapılmasına yol açtı. Yapılan açıklamada, “Biz, Biarritz Uluslararası Film Festivali Nouvelles Vagues’te, yönetmen Saeed Roustayi’nin rejim karşıtı propaganda yapmaktan altı ay hapis cezasına çarptırıldığını ve beş yıl boyunca başka bir film yapmasının yasaklandığını öğrendiğimizde şok olduk. Tek suçu özgür ruhlu bir film yapımcısı olmak. Nouvelles Vagues Festivali, ifade özgürlüğünü ve sanatsal özgürlüğü savunan gençlere ve bu özgürlüğü kullandıkları için tehdit edilen sanatçılara ve insanlara tavizsiz bir şekilde bağlıdır ve Saeed Roustayi’nin mahkumiyetinin bir an önce feshedilmesi çağrısında bulunmaktadır.” ifadelerine yer verildi.
Altı Ay Hapis Cezası
İran yerel basınında çıkan haberlere göre, aile dramı Leila’s Brothers‘ın arkasındaki yönetmen-yapımcı ikilisi Saeed Roustayi ve Javad Noruzbegi, filmin prömiyerini geçen yıl Cannes Film Festivali‘nde hükümet onayı olmadan yaptıktan sonra İran’da hapis cezası aldılar.
İkili Salı günü Tahran İslam Devrim Mahkemesi tarafından “İslami sisteme karşı muhalefetin propagandasına katkıda bulunmaktan” suçlu bulundu. İran gazetesi Etemad’a göre, altı ay hapis cezasına çarptırıldılar, ancak cezanın geri kalanı “beş yıldan fazla ertelenecek” olmak üzere yalnızca “dokuz gün” yatacaklar. Kararın temyiz edilebileceği bildiriliyor, ancak şu anda mevcut durumda, ikili askıya alma süresi olan beş yıl boyunca film yapımıyla ilgili faaliyetlerden ve endüstri ortaklarıyla her türlü temastan kaçınmaları gerekecek. Gazere Etemad’a göre “ulusal ve etik çıkarları korumak” adına Qom Sound and Vision Academy‘de film yapımı kursu almaları da istenecek.
Roustayi’nin filmi Leila’s Brothers, Cannes’ın prestijli Altın Palmiye’si için yarıştı ve sonunda onun yerine FIPRESCI ödülünü aldı. İran hükümetinin cezasına sadece festivalde hükümet onayı olmadan girerek değil, aynı zamanda ödülünü kabul ederken Abadan şehrinde ölümcül bir kule çöküşüyle ilgili bir konuşma yaptığında da maruz kaldı.
Roustayi ve Noruzbegi, son yıllarda ülkenin otoriter rejimiyle ters düşen iki İranlı film yapımcısı. Son zamanlarda öne çıkan örnekler arasında, film yapımcıları Mohammad Rasoulof ve Mostafa Aleahmad‘ın gözaltına alınmasıyla ilgili olarak savcılığa başvurduktan sonra tutuklanan Cannes ödüllü Jafar Panahi var. Panahi başlangıçta altı yıl hapis cezasına çarptırıldı, ancak bu yılın Şubat ayında manşetlere çıkan bir açlık grevi başlattıktan sonra iki gün içinde serbest bırakılmıştı.