Sonda söyleyeceğimizi başta söylemek bu film için oldukça yerinde bir tercih olur. Abbas Kiarostami tarafından yönetilen Shirin, bir on ikinci yüzyıl İran manzumesinin oldukça ilginç, uç, deneysel, zorlayıcı ve hatta yorucu bir uyarlaması. Şirin’in herkes tarafından bilinen hikâyesini izlettirmeyip sadece dinlettiren, kamerasını film boyunca sadece 114 İranlı kadın oyuncunun ve Juliette Binoche’un suretlerine odaklayan, bir Şirin hikâyesini anlatmak yerine her izleyenin kendi Şirin’ini yaratmasını isteyen, cüretkâr bir meydan okuyuş. Her zaman özne -izleyen- konumunda olan seyirciyi nesne –izlenen- konumuna sokan, kamerayı –ya da aynayı- ya da silahı- bize doğrultan bir oyun. Sinemada deneysellik denince akla gelen ilk isim olan Jean Luc Godard’ın tüm yaptıklarını bir çırpıda Hollywood aksiyon filmi kıvamına sokan, sinema sanatının en farklı işlerinden biri.