Dikkat! Bu yazı filme dair spoiler içerir.
“O, ölü bir dünya, daha da kötüsü, kasvetli bir dünyaydı.
Hava kuru ve berraktı, havada zerre kadar bulut, sis, buhar yoktu.
Ama gök yine de kasvet verici kurşuni bir örtü gibiydi. […]”
Cılız bir araba ışığı, karanlığın derinliklerinden kıvrılan bir yol boyunca, Jack London’ın Yanan Gün¹ romanından yankılanan sözleriyle ilerlerken, nereye gittiğini bilmediğimiz Yalın ile ilk kez karşılaşırız. Gün ışığı kendini gösterdiğinde Yalın ve eşi Beyza’nın İstanbul’dan Assos’a yerleşmeye geldiklerini öğreniriz. İlk anlardan itibaren yeni bir başlangıç hissi uyandıran bu durum, köy halkının Yalın’a karşı açık şekilde sergilediği düşmanca tutum sonucu gittikçe zorlaşan bir kabul görme, hatta hayatta kalma mücadelesine dönüşür.
Yönetmenliğini Onur Saylak’ın, senaristliğini Hakan Günday’ın üstlendiği Boğa Boğa (2023), ilk gösterimini İstanbul Film Festivali’nde yapmıştır. Başrollerini Kıvanç Tatlıtuğ ile Funda Eryiğit’in paylaştığı film, Netflix’te çevrim içi olarak izlenebilmektedir.
Dram ve gerilim türündeki Boğa Boğa, her iki alanda üzerine düşünülebilir ögeler içerir. Buna rağmen duyguların bağdaşımı konusunda yeterli geçişliliğe kanımca ulaşamaz. Filmin ilk sahnelerinden itibaren dozunun artarak devam edeceği hissi uyandıran psikolojik gerilim, Yalın karakterinin duygusal dalgalanmalarında kendini hissettirmez. Oysaki geçmişi arkada bırakmak isterken, geçmişinden gelen büyük sorunlarla uğraşan ve bu sırada Beyza’nın desteği ile hayata tutunan Yalın; ona saldırganca yaklaşarak zarar vermeye, hatta öldürmeye çalışan yerli halka karşı kendini savunan ve sonrasında şok benzeri bir tepkisizliğe bürünen Yalın’ın ta kendidir. Çaresiz gibi görünürken yeterince soğukkanlı bir şekilde cesetlerden kurtulur. Kendini evin salonuna kapatıp paranoyaya varan bir tedirginlikle olacakları bekler. En sonunda içine sürüklendiği girdaptan kurtulmak için, hayatını riske atarak bir insan kaçakçısıyla anlaşır. Halbuki temel güven sorunlarının olduğu ikili ilişkisine dair öğrendiği bir sırla kendini kaybetmesi an meselesidir.
Yeni Bir Başlangıç
Diğer yandan Beyza’nın sahici işlevini, belki de filmin son anlarına dek yeterince anlayamayız. Beyza, senelerce finans sektöründe çalışmaktan yorulmuş bir büyük şehirlidir. “Hiçbir şey yapası yok” iken, Assos’ta edindiği yeni arkadaş çevresine Yalın’a kıyasla daha hızlı uyum sağlar. Yeni bir başlangıç yapması için Yalın’ı motive etmeye çabalar, hatta zorlar. İki eşin birbirlerinin hayatında olup bitenlerden habersiz kalışı, gittikçe açılan bir makas gibi, uzaklaşmalarıyla sonuçlanır. Birbirlerine yaklaşmaya çalıştıklarında aynı dilden konuşmadıklarını, aynı kaygıları paylaşmadıklarını fark ederler. Aynı hayalleri kurmadıklarını, birbirleri hakkında bilmedikleri çok önemli şeylerin olduğunu görürler. Nitekim yakın geçmişte Yalın’ın sebep olduğu ve pek çok insanın büyük bir ekonomik yıkım yaşamasına yol açan geniş çaplı finansal krizin ortaya çıkmasında ve Yalın’ın ceza almasıyla sonuçlanmasında en önemli rolü Beyza oynamıştır. Yalın’ı ihbar etmiştir.
En yoğun duyguları uyandırması beklenen bu sahnede, iki karakterin birbirinden çok uzak durdukları dikkati çeker. Çekim tekniği Yalın ve Beyza’yı hep ayrı ayrı gösterir. Bu yüzden de birbirlerine olan yönelimlerinin yeterince anlaşılmasını ve tepkisel duygu ifadelerinin yakalanmasını güç hâle getirir. İkilinin ilişkisine dair ilk izlenimleri edindiğimiz yakın sahnelere kıyasla bu sahne, bir miktar aceleyle yapılmış hissi uyandırır. Öyle ki ardından gelen eylemi öngörebilmek, gerilimin tırmanışını tam olarak hissetmemiş olsak da zor olmaz. Bu son saldırganlığın ardından Yalın’ın yaşadığı tepkisizlik, belki de en başından beri karakter hakkında izleyiciyi yanıltan bir anti-sosyalliğin en bariz göstergesi olur. Başta bir kurbanmış gibi görünen Yalın, aslında vicdan sahibi olmayan biridir.
Bir Film Karakteri: Assos
Boğa Boğa’nın güçlü yönlerinin başında, izleyiciyi büyüleyen manzaralarla ve doğayla çerçevelenmiş, özenli sinematografisi gelmektedir. Gün ışığının ve karanlığın birer karakter olarak kullanıldığı film, ilk sahnesinde dinlediğimiz satırların hakkını vermektedir. Olay örgüsünün geçtiği Assos kenti de başlı başına bir karakter gibidir.
Filmde geçtiği şekliyle, rivâyete göre, Assos’un yer aldığı topraklarda pek çok savaş yaşanmıştır. Ancak bu toprakların tek bir damla kan dökülmeden alındığı bir zaman da olur. Zamanında Perslerin bir savaş alanına çevirdiği bölgede bir banker olan Eubolos, savaşanlara daha çok savaşabilmeleri için borç para verir. Günü geldiğinde borçlarını ödeyemeyen Perslerden karşılık olarak Assos’u alır. Yönetimi ele geçirdikten sonra kölesi Hermesias’ı Atina’ya, Platon’un okulunda felsefe öğrenmeye gönderir. Burada Aristoteles ile tanışan Hermesias, Eubolos’un ölümünden sonra başına geçtiği Assos’a Aristoteles’i davet eder. Aristoteles burada üç sene yaşar ve bir felsefe okulu kurar². Assos, günümüzde halen felsefe ile ilgilenenler için önemini korumaktadır. Öte yandan milattan önce dördüncü yüzyılda yaşamış bir bankerin Assos topraklarını nasıl satın aldığının hikâyesi, aslında günümüzde yaşayan Yalın’ın hikâyesidir.
Parayla, yaşamının istediği yönde devamını satın alan Yalın ve bu yolda onun yanında durmayı seçenlerin bir masanın etrafında toplanıp, Assos manzarasının keyfini çıkardığı sahne, filmin temel mesajının bir fotoğrafını çeker. Soyut bir düzlemde yorumladığımızda, kolektif olanın intikam (veya adalet) duygusunun, bireycinin kendine benzeyeni içine alırcasına kolladığı bir sistemde, birkaç (bin) dolar için sönümlenmesi günümüz dünyasında büyük bir sürpriz değildir. Suç kavramı ise muğlaktır ve suçu işleyen kişiye göre değişir. Bazı suçlaraysa, suç olmalarına rağmen göz yumulur. Peki ya gözlerini yumanlar kimlerdir?
“[…] Onun sebebi güneş ışınlarının aydınlığını kapayacak bulut olmadığı halde, aydınlık verecek güneşin de olmamasıydı.
Eğer ona şu anda ne hissettiğini sorsalar, sadece çok iyi vakit geçirdiğini söylemekle yetinirdi.”
¹Burning Daylight, 1910, Jack London
²Assos’unTarihi: http://www.dergibursa.com.tr/e-dergiler/Nisan-2013/files/assets/basic-html/page88.html
izlemedim ancak izlemek gerek tabi ki de bilgiler için teşekkürler