We the Animals (2018)
“İnsan”la çıkıyoruz yola. Öykümüzün merkezine bireyden başlayıp aileyi kucaklayan “biz”i, en doğal ve yalın hâliyle alıyoruz. Ancak zaman adımlarıyla ilerlenen yol boyunca “insan”lık çizgisi, akıl, erdem ve sağduyu ile bağını kopardıkça başlangıç noktamıza bir soru işareti koyuyoruz. Sonra şiddetle karşılaşıyoruz yolda, acıyla, acımasızlıkla yüzleşiyoruz. İnsanlık öyküsünün, öznesi farklı olan her cümlede bile nasıl aynı şekilde noktalandığına, üç kardeşin hayatıyla birlikte tanık oluyoruz. Kardeşlerin büyüme öyküsü yer yer aşk ve nefretin rengine bürünüyor, yer yer insanlığın değerini yeniden sorgulatan iniş çıkışlar yaşatıyor. Ve cümle sonuna geldiğimizde bir aynayla karşılaşıyoruz: We the Animals (2018). Animasyonun kurgusal sınırsızlığı, belgeselin çarpıcı gerçekliği, dramanın yüreğe dokunan duygusal harmanı ile beyazperdenin sanatsal tadını bir araya getiren Oscar adayı yönetmen Jeremiah Zagar, belgesel türündeki başarısını bir kez daha gösteriyor. 2018 La Outfest Jüri Büyük Ödülü ve Sundance Yenilikçilik Ödülü’ne layık görülen We the Animals da kuşkusuz, kurgusunun yanı sıra özgün ve sıra dışı tekniğiyle Filmekimi’nin en çok konuşulan yapımlarından olma yolunda.
- Shoplifters (Yön. Hirokazu Kore-Eda, 2018)
- Dogman (Yön. Matteo Garrone, 2018)
- The Man Who Killed Don Quiote (Yön. Terry Gilliam, 2018)
- The Image Book (Yön. Jean-Luc Godard, 2018)
- Kefernahum (Yön. Nadine Labaki, 2018)
- Mandy (Yön. Panos Cosmatos, 2018)
- Museum (Yön. Alonso Ruizpalacios, 2018)
- Three Faces (Yön. Jafar Panahi, 2018)
- Whitney (Yön. Kevin Macdonald, 2018)
- Woman at War (Yön. Benedikt Erlingsson, 2018)
Rabia Elif Özcan