Sympathy for the Devil (1968)

Jean Luc Godard’ın 1960’ların Batı karşı-kültürünü incelediği bu belgeseli, döneme dair birkaç farklı tek plan çekim kesitten oluşuyor ve bu kesitler arasında Rolling Stones’un stüdyoda Sympathy for the Devil şarkılarını oluşturma sürecine tanık oluyoruz. Filmde, bir politik romandan parçalar okunması yardımıyla Kara Panterler hareketi, demokrasi, yeni oluşan teknokratik toplum, medyanın insan hayatına etkisi, Fransa’daki Mayıs Hareketleri vb. dönemin sosyal ve politik konuları tartışılıyor. Ayrıca Batı kültürünün yok edilmesi gerektiğine inanan Godard, filmde şu sonuca varıyor: “Entelektüel bir devrimci olmanın tek bir yolu var, o da entelektüeliteden vazgeçmek”