Asya’nın en prestijli sinema etkinliklerinden biri olan Busan Uluslararası Film Festivali (BIFF), bu yıl 17–26 Eylül 2025 tarihleri arasında Güney Kore’nin Busan kentinde sinemaseverlerle buluştu.
30. kez düzenlenen festival, hem Asya sinemasının gelişimine katkı sunan platform olma rolünü sürdürdü hem de dünya çapında birçok önemli yönetmen, oyuncu ve yapımcının katılımıyla uluslararası bir sinema buluşmasına dönüştü.
Festivalin açılış filmi olarak Çinli yönetmen Wen Lei’nin Autumn Currents adlı eseri gösterildi. Kore sinemasından uluslararası bağımsız yapımlara uzanan geniş bir yelpazede yaklaşık 209 film, Busan’daki sinema salonlarında seyirciyle buluştu. Festivalin öne çıkan teması bu yıl “dönüşüm ve köklerle yüzleşme” olarak belirlendi. Gösterimlerin yanı sıra paneller, atölyeler, ustalık sınıfları ve yapımcı-yönetmen buluşmaları da festival programının önemli parçaları arasında yer aldı.
En İyi Film: Gloaming in Luomu
Festivalin en prestijli ödülü olan Yeni Akımlar Ödülü (New Currents Award), Tayvanlı yönetmen Lin Fang-yu’nun yönettiği Gloaming in Luomu filmine verildi. Film, yoksul bir köyde büyüyen genç bir kızın, gelenekle modernlik arasındaki çatışmada kendi sesini bulma çabasını son derece şiirsel ve etkileyici bir görsellikle anlatıyor. Jüri, filmi “görsel sadelikle güçlü anlatımın dengelendiği ve Asya kırsalına özgü sessiz trajedilerin evrensel yankısını başarıyla aktardığı” gerekçesiyle ödüle layık gördü.
En İyi Yönetmen: Shu Qi – Girl
Tanınmış oyuncu Shu Qi, bu yıl festivale yönetmen olarak damgasını vurdu. İlk uzun metrajı olan Girl ile En İyi Yönetmen ödülünü kazanan sanatçı, kadınlık, yalnızlık ve özgürlük temalarını hem duygu yoğunluğu hem de teknik ustalıkla işledi. Film, Çin’in güneyindeki kırsal bir kasabada tek başına büyüyen bir genç kızın, hem ailesi hem toplumla olan çatışmalı ilişkisini ve içsel özgürlük arayışını konu alıyor.
Festivalin Diğer Dikkat Çekici Anları
Busan Uluslararası Film Festivali bu yıl sadece Asya sinemasına değil, dünya genelinden birçok bağımsız yapımcıya da önemli bir alan sundu. Festival kapsamında Netflix Asya temsilcileri, Koreli yapımcılarla gelecekteki projeler üzerine görüşmeler yaptı. Ayrıca Cannes, Berlin ve Venedik gibi büyük festivallerde dikkat çeken yapımların Asya prömiyerleri de Busan’da gerçekleştirildi.
Sürdürülebilir sinema uygulamalarına yönelik yapılan forumlarda ise dijitalleşme, yapay zekanın sinema üretimindeki rolü ve yeşil film prodüksiyonları masaya yatırıldı.
Busan Uluslararası Film Festivali, bir kez daha hem yeni yetenekleri parlatan hem de endüstriye yön veren bir etkinlik olma misyonunu başarıyla yerine getirdi. Festivalin 30. yılına özel olarak hazırlanan retrospektif programda ise Güney Kore sinemasının son 30 yılına damga vurmuş yönetmenlerin yapıtlarına geniş yer verildi. Tüm bu içerik zenginliğiyle Busan, sinemanın geleceğine yön veren buluşmalardan biri olmaya devam ediyor.