Diktatörlüklerin şanındandır, ihtişam, şatafat, görkem. Abideler, köprüler, nutuklar, büyük laflar. Rus Devrimi ardından örgütlü ve denetimli sinemanın propaganda gücünün anlaşılması ve Eisenstein ile Alesandrov’un ‘Oktaybr’ı çekmesinin yedi yıl sonrasında Leni Riefenstahl ısmarlama belgeseli ‘Triumph des Willens’ ile sinemanın nasıl iktidarı besleme kaynaklarından birine çevrileceğini göstermiştir. 1934 yılında Nuremberg’de gerçekleştirilen Nazi Partisi teftişinin kameraya alındığı bu belgesel, bir diktatörlüğün bütün ‘şanını’ dünyaya duyurmaktadır. Sıkı sinematografisi, seçtiği planlar ve yaptığı kesmelerle birlikte, kayıt altına alındığını bilen Nazi Almanyası yöneticilerini idare ediş şekliyle de iyi bir oyuncu koçu olduğunu gösteren Leni Riefenstahl yüzyıllara direnecek, ibretlik bir belgesel sunmaktadır.