41. İstanbul Film Festivali Mubi: Mayınlı Bölge seçkisinde gösterilen Tumbbad (2018), Hint felsefesini ve folklorik korkuyu başarılı bir şekilde harmanlamaktadır. İlk tahlilde korku kategorisinde vasat sayılan film, Hinduizme bağlı mistik kodlar eşliğinde fantastik sınıfına yatkınlığını ilmek ilmek kanıtlamaya başlar. Her dinde ve öğretide günah olarak süregelen bencillik, açgözlülük kavramları Tumbbad ile tekrar sorgulanmaktadır.
Yeryüzü, tanrı ve tanrıçayı doğuran Lakshimi tarafından yaratılmıştır; dünya onun rahmidir. Lakshimi’nin bedeni altınlardan ve tahıllardan oluşan büyük nimete sahiptir. Oysa en sevdiği çocuğu Hastar, tüm bu bereketin içinde yaratılmışların en kötüsü olan bir varlığa dönüşmüştür. Bencilliği ve açgözlülüğü nedeniyle cezalandırılan kötü çocuk, annesi Lakshimi’nin rahmine geri gönderilir ve sonsuza dek lanetlenir. Hastar’ın uğursuz hazinesini arayan Vinayak ise çocukluk, gençlik ve yetişkinlik dönemlerini bu lanetin peşinde geçirir. Altın rezervine ve Hastar’ın inine ulaşmayı başaran Vinayak gün be gün özüne ait ahlâkî kavramları yitirir ve sonlandırmaya çalıştığı bu lanetin merkezine konuşlanır.
Durmaksızın yağan yağmur; gri atmosfer, kasvet ve sefalet, bağımsızlık öncesi Hindistan’ın buhranını güçlü bir sinematografi eşliğinde desteklemektedir. İnsan denilen varlığın içindeki sonsuz boşluktan ve doyumsuzluktan esinlenen Thumbbad, bir nevi iyiliği öğütleyen halk masalı misyonu edinmektedir. Çünkü Hastar’a itaat eden herkes er geç öz ruhu sindiren bir açgözlülük döngüsünün içinde yok olur.