Dilan Salkaya’nın Önerileri
ÜLKESİZ ŞARKILAR | NO LAND´S SONG| Yönetmen: Ayat Najafi
Kategori: Sinemada İnsan Hakları Yarışması
İran’da kadınların şarkı söylemesi yasak. Bu yasağın üstüne giderek İranlı kadın sanatçıları, onlara eşlik edecek olan Parisli kadın sanatçılarla buluşturan yönetmen Ayet Najafi, bir konser organizasyonu düzenliyor. Kadınlara şarkı söylemeyi yasaklayan bir devrimin gölgesine güneşi doğurmak, şarkı söyleyen kadınların koluna girip yasakları çiğnemenin tadına varmak için No Land’s Song (2014) izlenmeye değer bir belgesel.
POSTACININ BEYAZ GECELERİ | BELYE NOCHI POCHTALONA ALEKSEYA TRYAPITSYNA| THE POSTMAN´S WHITE NIGHTS | Yönetmen: Andrei Konchalovsky
Kategori: Ustalar
Rusya’nın merkezden uzak bir köyünü merkeze alan Andrey Konchalovsky, hayata, köyün öteki tarafına temas etmek için tek yolları köydeki gölü geçmek ve öteki dünyadan haber getiren postacının yolunu gözlemek olan köylülerin bakir hayatına davet ediyor seyircisini. Oyuncuları gerçek köylülerden oluşan Belye nochi pochtalona Alekseya Tryapitsyna (2014), verili düzenden sıkılan hepimiz için farklı bir deneyim olacağa benziyor.
TAKSİ | TAXI| Yönetmen: Jafar Panahi
Kategori: Akbank Galaları
Bu yıl Berlinale’de Altın Ayı’yı kucaklayan Taxi (2015), İran’ın yasaklı yönetmeni Jafar Panahi’nin ödül törenine katılamadığı için ödülü onun yerine yeğeninin almasıyla gündeme gelmişti. Bir taksi koltuğuna oturan kamera eşliğinde Tahran’ın sokaklarına ve insanlarına tanık olduğumuz film, adından ilk söz ettirdiği günden beri merak uyandırıyor ve aldığı olumlu eleştirilerle seyircisini hayal kırıklığına uğratmayacağının sinyallerini veriyor.
BABA BENİ YAKALASANA | CATCH ME DADDY| CATCH ME DADDY | Yönetmen: Daniel Wolfe
Kategori: Sinemada İnsan Hakları Yarışması
Daniel Wolfe ve kardeşinin prömiyerini Cannes’da yapan filmleri Catch Me Daddy (2014), Pakistanlı bir kız olan Laila’nın Batılı sevgilisi ile birlikte ailesinden kaçışını konu ediniyor. Filmin çokça konuşulan, Laila’nın hayatında ilk kez dans eden bir kızı canlandırdığı sahne, filmin tamamının da bu sahne kadar yankı uyandıracağına dair bir söz niteliğinde.
ANNEMİN ŞARKISI | KLAMA DAYÎKA MİN| SONG OF MY MOTHER | Yönetmen: Erol Mintaş
Kategori: Sinemada İnsan Hakları Yarışması
Erol Mintaş’ın ilk uzun metrajı olan Song of My Mother (2014), hasta annesiyle birlikte köyünü bırakıp Tarlabaşı’na yerleşmek zorunda kalan Ali’nin ve annesinin, rüyalarda dillenen bir şarkının ardından özgürce çıktığı yolculuğu anlatıyor. Çığlığını şarkılarla dünyaya duyuran tüm çaresiz insanların filmi olan Song of My Mother, tüm annelerin şarkılarının peşine düşmek için kaçırılmaz bir fırsat.
ÇILGIN KALABALIKTAN UZAK | FAR FROM THE MADDING CROWD | Yönetmen: Thomas Vinterberg
Kategori: Uluslararası Yarışma
Thomas Hardy’nin aynı adlı romanından dördüncü kez sinemaya uyarlanan Far From the Madding Crowd (2015), daha önce tiyatro oyunu hâline getirilmiş, baleye, operaya ve müzikale uyarlanmıştı. Bu defa Thomas Vinterberg’in yorumuyla karşımıza çıkan dört kişilik aşk hikâyesi, sırf “Ne varmış bu romanda bu kadar canım?” sorusuna yanıt aramak için bile izlenir.
KOMŞU KOMŞU! HUUU! | HEY NEIGHBOUR! | Yönetmen: Bingöl Elmas
Kategori: Ulusal Belgesel Yarışması
Festivalin merak uyandıran belgesellerinden sadece bir tanesi olan Hey Neighbour! (2014), kentsel dönüşüm sonrası ne tarafa dönüştüğü belli olmayan İstanbul’da, bir rezidansın katılığında yaşamaya çalışan Paşa Mahallesini anlatıyor. Yok olan geçmişi, pembe bir evle imgeleyen belgesel, yiten mahalleleri, kopan ilişkileri, komşu oluveren yoksul ve zengin insanın çatışmasını irdelerken, yönetmen Bingöl Elmas’ın emeğini ve gerçekleri görmezden gelemeyiz.
YENİ DÜNYA | THE NEW WORLD | Yönetmen: Caner Erzincan
Kategori: Ulusal Yarışma
İlk uzun metrajı Mar (2012) ile ulusal ve uluslararası birçok festivalde ödüle layık görülen Caner Erzincan, ikinci filmi Yeni Dünya’da (2015) bir kez daha kapitalizm eleştirisine soyunuyor. Bireyi merkeze alarak köyden kente gelen yalnız insanın kurmaya çalıştığı yeni dünyada, insanın melek tasvirini belirginleştiren down sendromlu bir çocuğa da yer vererek Türkiye’de bir ilke imza atıyor ve izlenmek için farklı sebepler üretiyor. Filmin gişe gelirlerinin İstanbul Down Sendromluları Derneği’ne aktarılacağı da not olarak düşülmeli…
NABAT | NABAT| Yönetmen: Elçin Musaoğlu
Kategori: Yeni Bir Bakış
Azerbaycan’ın Oscar adayı olarak adını duyuran Nabat (2014), oğlunu savaşta kaybetmiş güçlü ve ısrarcı bir annenin direnişini anlatıyor. Nabat ve eşinin, köyün tek ineğine sahip olmalarının akla İranlı yönetmen Dairush Mehrjui’nin Gaav (1969) filmini getirmesi ise ince bir detay. Azeri yönetmen Elçin Musaoğlu’nun dertli ve haklı filmi, muhteşem atmosferi ve aceleci olmayan ritmiyle festivalin kaçırılmaması gereken güzelliklerinden.
BEN ÖLMEDEN ÖNCE | BEFORE I DISAPPEAR | Yönetmen: Shawn Christensen
Kategori: Yeni Bir Bakış
2012 yapımı Oscar ödüllü kısa film Curfew’den (2012) uzun metraja dönüştürülen Before I Disappear, intiharın eşiğindeki bir adamın yeğenine bakması için kız kardeşinden aldığı telefonla yeniden hayata dönüşünü konu ediniyor. Muhteşem ikili New York sokaklarında yalnızca hayata değil birbirlerine de bağlanıyorlar. Minik oyuncu Fatima Ptacek’in performansı, özellikle de Curfew’u izlemiş olanlar için filmin genel resmi adına umut vadediyor.