Fil’min Arkasındakiler : Öncü Gülmez

“Keşfetmenin Keyfi” mottosuyla yola çıkarak sinemaseverlere alternatif bir sinema içeriği sunan Fil’m Hafızası’nın kurucusu Öncü Gülmez, 21 Şubat 1978’de İstanbul’da doğdu. Öğrenimini Galatasaray Lisesi ve Boğaziçi Üniversitesi İşletme Bölümü’nde tamamladıktan sonra reklam/medya sektöründe çalışmaya başlayarak Mindshare ve Starcom MediaVest Group gibi Türkiye’nin önde gelen medya ajanslarında görev aldı. Facebook üzerinde içeriğini kendi yarattığı Fil’m Hafızası sayfasını kurdu. Sayfa içeriğini sosyal sinema platformuna dönüştürerek genç girişimciler arasına katılan Öncü ile platformumuzun bugününe ve yeni projelerine dair keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.

Yağmur Karagöz: Ocak 2011’de küçük bir Facebook grubu olarak başlayan oluşum, şu anda gönüllülük esasına dayalı kocaman bir bağımsız sosyal sinema platformu olarak yoluna devam ediyor. Bu yolculuğa çıkmaya nasıl karar verdin?

Öncü Gülmez: Profesyonel hayatta hepimizin sinema, müzik, spor gibi özel ilgi alanlarımız var. Yoğun iş temposunda bunların tamamına hakkıyla vakit ayırabilmek mümkün olamadığından içlerinden birini önceliklendirip spesifik bir hobide uzmanlaşmanın kişisel gelişim sürecimize olumlu yansımalar getireceğini düşünüyordum. Bu noktada tercihim sinema oldu ve boş zamanımın büyük bölümünde farklı ülkelerin ve yönetmenlerin filmlerini izleyerek kendimi geliştirmeye başladım. Az bilinen filmleri keşfetmenin verdiği motivasyon ve bunları arkadaşlarıma önerdiğimde aldığım olumlu tepki, beni bir akşam Facebook’ta sayfa açarak bu yolculuğa başlatmaya itti.

Fil’m Hafızası yolculuğu başladığı günden bu zamana ne gibi değişiklikler yaşandı?

Facebook sayfasının takipçi sayısı artmaya başladıktan sonra web sitemizi açtık. Ardından diğer sosyal medya sayfalarımızı aktif ettik. 2012 yılı itibariyle başladığımız kısa film gösterimlerini İstanbul’un farklı mekânlarında sinefillerle buluşturduk. Fil’m@9 olarak başlayan etkinlikler Tematik Gece ve Keşfetmenin Keyfi serileriyle devam etti. 2016 yılında BELONG Party Series isminde sinefillerin müzik ve dansla sosyalleştiği, kült filmlerden sahnelerin canlandırıldığı, eğlenceli yarışmaların yapıldığı yeni bir etkinliğe imza attık. Kendi etkinliklerimizi düzenlerken aynı zamanda İstanbul Kültür Sanat Vakfı, Soho House, Başka Sinema, Mama Shelter ve Maya Cüneyt Türel Sahnesi’yle etkinlik partnerlikleri gerçekleştirdik. Avrupa’dan 10’a yakın uluslararası kısa film festivalinin üye olduğu Euroshort network’unun Türkiye’den ilk ve tek temsilcisi olduk. Türkiye’de düzenlenen uluslararası film festivallerine, vizyona giren bağımsız yapımlara sosyal medya sponsoru olarak destek verdik. SinemaTV ile Fil’m Hafızası Kuşağı projesine imza atarak kendi seçtiğimiz filmleri televizyon ekranlarına taşıdık. Basmatik üzerinden sinefillere özel tasarım t-shirtlerin satıldığı mağazamızı açtık. İstanbul ve Anadolu’nun büyük şehirlerindeki kafelerde, kültür sanat merkezlerinde ücretsiz olarak dağıtılan FH Mag dergisini çıkardık. Edebi Şeyler ve Fil’m Hafızası işbirliğiyle, Türk Sinemasında 100 Unutulmaz Karakter isimli kitapta gün ışığına çıkan 100 fotoğraf eşliğinde Türk sinemasının yüzyılı aşkın mazisinin bir panoramasını sunduk. Fil’m Hafızası yazarlarının yanı sıra, Yekta Kopan’dan Mine Söğüt’e, Haydar Ergülen’den Fırat Yücel’e, Küçük İskender’den Cem Altınsaray’a kırk beş farklı ismin yazılarıyla katkıda bulunduğu kitabı okurlarımızla buluşturduk.

Yaklaşık iki buçuk yıldır bu ekibin içerisinde olan biri olarak diyebilirim ki; her zaman eğlenceli, bağımsız , araştırmacı ve yenilikçi bir ekip olduk! J Başlarken, yola bu kadar büyük bir ekiple devam edeceğini hayal etmiş miydin?

Kesinlikle hayal etmemiştim. Yedi yılı devirdiğimiz süre içerisinde o kadar çok kişi Fil’m Hafızası ekibinde sorumluluk aldı ki; Türkiye’de farklı profillerden sinemaseverlerin ortak paydada buluştuğu, Fil’m Hafızası platformuna destek vererek hem kendini geliştirdiği hem sanata destek verdiği muazzam bir iş ortaya çıkardık.

Ülkemizdeki sinema algısını geliştirmek ve iyileştirmek amacıyla ekibinle beraber yoğun, bir o kadar da keyifli bir çaba içindesin. Her gün sosyal medya üzerinden binlerce etkileşim, onlarca soru ve teşekkür mesajları geliyor. Hedeflediğin noktaya geldiğini düşünüyor musun?

Hedeflerimize ulaştık. Bununla birlikte kendimize yeni hedefler belirledik. Arada es veriyoruz, doğrudur ama sanmasınlar ki yorulduk. Sinema için düşünmeye, yazmaya, konuşmaya, paylaşmaya devam. ?

Fil’m Hafızası’nın ulaşılabildiği çok iyi bir kitlesi var. Ancak ulaşamadığımız ve henüz platform ile tanışamayan sinemaseverler için aklında yeni fikirler var mı? Bundan sonrası için, Fil’m Hafızası takipçilerini ne gibi sürprizler bekliyor?

Yeni fikirlerimiz ve sürprizlerimiz var. Şimdilik bunları Fil’m Hafızası ekibi içinde gizli tutmaya özen gösteriyoruz. Fil’m Hafızası’nın başarısını ve çizgisini görerek, ürettiğimiz çoğu yeniliği yüzeysel bir entelektüellik tüketimiyle “kopyala yapıştır” yapan zihniyete meydanı boş bırakmak niyetinde değiliz.

Her ay yönetmen ya da ünlü bir konuk ile hazırlanan ve yarışmalar ile renklenen kısa film etkinliği düzenliyoruz. Şöyle bir dönüp geriye baktığında, hafızanda yer eden, seni en çok heyecanlandıran etkinlik hangisi?

Can Evrenol’un ev sahibi olduğu Horror Night ve Gürcan Keltek’in ev sahibi olduğu Queer Shorts etkinlikleri. İki etkinliği diğerlerinden ayıran en önemli özellik ev sahibi yönetmenlerimizin kısa film seçkimize bizzat katkıda bulunmasıdır. Aynı zamanda ikisinin enerjisi, bilgisi ve yaratıcılığıyla geceye katılan konuklarımız çok güzel yorumlarla ayrılmışlardı.

Her gün Keşfetmenin Keyfi mottosu ile takipçilerimize birbirinden değerli filmler öneriyoruz. Senden de takipçilerimiz için keşfetmeleri gerektiğini düşündüğün film önerileri alabilir miyiz?

On ülkeden on filmlik listeyle yazıyı okuyanları keşif yolculuğuna çıkaralım. Bu listede seyrettikleri filmler varsa lütfen yorumlarını röportajın altına bıraksınlar ?