Gelin (1973)
Ömer Lütfi Akad’ın “Köyden Kente Göç “ üçlemesinin ilk filmi olan Gelin, Yozgat’tan İstanbul’a göç eden ailenin İstanbul’a ilk kez ayak bastıkları sahne ile açılır. Köyden kente göç ile beraber gecekondulaşmanın arttığı 70’li yılların izdüşümü Gelin’e de yansır ve gecekondu mahallesinde yaşayan İlyas’ın şu repliği aslında tüm dönemi özetler: “Şu mahallenin bizim oradan bir farkı yok.” Arkalarında köylerini bırakarak büyük kente göç edenler aslında arkalarında bıraktıkları köylerinden daha kötü bir çembere hapsolurlar; kent merkezinden uzak, dışarıya kapalı, yoksul bir yaşam. Kendilerini bekleyen bu bambaşka dünyada en önemli kavgalarının para ve daha fazla kazanmak olduğu bu ailenin en küçük ferdi Osman, amansız bir hastalığa yakalanır ve bu durumu görebilen tek kişi annesi Meryem’dir. Meryem, diğer aile üyelerine bu gerçeği kabul ettirmek ve tedaviye başlamak için türlü uğraşlar verirken, bu insanların tek derdi yeni açılan marketin borçlarını ödeyebilmektir. Kadının bağımsızlığını kazanmasıyla ve dönemin Anadolu ailesinin feodal yapısını yerle bir eden finaliyle Gelin, sadece döneminin değil Türkiye Sineması’nın en önemli yapıtlarından biridir.
Otobüs (1974)
Yurt dışına hurda bir otobüsle götürülen ve Stockholm’ün bir meydanında kaderlerine terk edilen 9 işçinin hikâyesinin anlatıldığı Tunç Okan imzalı Otobüs (1974) dönemin tartışmasız en iyi göç filmlerinden biridir. Filmin müziği de, ünlü yazar, yönetmen ve besteci Zülfü Livaneli’ye aittir. Avrupa ve Türkiye arasındaki zihinsel uçurumu görünür kılmaya çalışan film uluslararası birçok festivalden ödülle dönerken Türkiye’de gösterimi yasaklanmıştır. Sonradan sahtekâr olduğu anlaşılan şoföre tüm umutlarını bağlayarak evlerini, yurtlarını, sevdiklerini bırakan 9 işçinin hazin hikayesidir Otobüs. Stockholm meydanından aç, evsiz, yurtsuz işsiz kaderlerine terk edilen işçiler bu yabancı diyarda ne yapacaklarını bilemezler. Filmde hiçbir işçinin adını bilmememiz -Mehmet hariç- ve şoförün göçmenlerden aldığı pasaportları çöpe atması aslında onların bu yeryüzünde kimliksiz olduklarının/kaldıklarının göstergesidir.