Jeanne Dielman, kocasının ölümünden beri oğlu Sylvain ile birlikte yaşayan ve hayatlarını nasıl idame ettirdiği belirsiz olan bir dul kadındır. Düzenli ve titiz olduğu kadar her gün aynı disiplin ile sabahın erken saatlerinde kalkıp oğlunun o gün giyeceği kıyafetlerini hazırlar, ayakkabılarını parlatır, kahvaltısını hazırlar ve okula gönderir. Sonrasında ev işlerini bitirir, bir fincan kahve ve sandviç ile öğle yemeğini yer, alışveriş için dışarıya çıkar ve eve dönerek akşam yiyecekleri yemeği hazırlar. Kocası öldüğünden beri altı yılın istisnasız her gününü aynı rutinde geçiren Jeanne Dielman’ın düzenli hayatında bilinmeyen tek şey her öğleden sonra eve aldığı bir erkek ile yatak odasında geçirdikleri o birkaç saattir. Chantal Akerman’ın bir ev kadının neredeyse durağan denilebilecek “güvenli” yaşantısından 3 gününü 201 dakikaya sığdırarak uzun planlarla anlattığı film “sinema tarihinin ilk kadınsı başyapıtı” olarak adlandırılmıştır.