“Ben Küba. Benim şekerimi gemilere yükleyip uzaklara taşıdılar, ama gözyaşlarımı geride bıraktılar.” Mikhail Kalatozov’un yönettiği sinema tarihinin unutulmaz propaganda filmlerinden Soy Cuba aynı zamanda kameranın neredeyse başrolde olduğu ve en muhteşem şekilde kullanıldığı filmlerden biridir. Batista yönetimi içerisindeki sömürgeleşen Küba’nın devrime doğru ilerleyiş sürecini anlatan film, tabutun taşındığı plan esnasında yerde başlayıp göğe kadar yükselen ve hayatı tepeden izleyen kamerasının yarattığı unutulmaz tek plan sahnesi ile de sinema tarihinde çoktan yerini almıştır. Zamanında Küba ve Sovyetler Birliği tarafından sahiplenilmeyen ve 1990’a kadar Amerika’da gösterimi yasaklanan film tesadüfen Martin Scorsese ve Francis Ford Coppola tarafından fark edilip ortaya çıkarılınca gerçek değerine kavuşmuş, bu yüzden “unutulmuş bir başyapıt” olarak anılmıştır.