Birbirlerini hiç tanımayan, bir matematik öğrencisi, bir doktor, bir mimar, bir otistik, bir mahkum ve bir polis nasıl olduğunu anlayamadan kendilerini geniş bir labirent yapısı içinde bulurlar. Bu yapı, her bir kapının kimi korkunç bubi tuzakları ile kuşatılmış farklı odalara açıldığı muazzam bir sistemle çalışan bir küpten ibarettir. Grup hayatta kalarak bu bilinmezliği çözmeye çalışırken küpün dışına çıkma yolunun matematiksel bir bulmacadan geçtiğini fark eder. Bulmacayı çözmek için her birinin benzersiz yetenekleri doğrultusunda seçilmiş kişiler olduklarını ve işbirliği yapmaları gerektiğine kanaat getirirler. Ancak grup içindeki gerginlikler, kızgınlıklar ve paranoyalar bubi tuzaklarına ilave bir tehdit ve tehlikeyi de beraberinde getirecektir. Zengin görselliğine rağmen oldukça düşük bir bütçe ile çekilen Kanada yapımı “Cube” filmi 90’lı yılların katil robotları, patlamalı ve felaket odaklı filmleri arasından keskin bir zeka ile kurgulanan gerilim dolu senaryosuyla dikkatleri üzerine çekerken gerçeküstü Kafkaesk bir mekanı simgeleyen küp, geniş sistemlerin içinde hapsolmuş insanların fikirleri ile varoluşu da sorgulamaktadır.