Her yıl sıradışı, sivri ve türler arası yapımların yarıştığı L’Étrange Festival bu yıl Paris’te 30. edisyonunu gerçekleştirdi.
Grand Prix Nouveau Genre için yarışan 12 film arasından Nikhil Nagesh Bhat imzalı Kill büyük ödülü kazanırken, izleyici ödülü ise Magnus Von Horn’un La Jeune Femme à l’Aiguille adlı filmine gitti.
Özel kuvvetler üyesi olan genç bir adamın, sevdiği kadının zorla evlendirilmesini engellemek için Rajdhani Ekspresi’ne binmesiyle birlikte yaşananları konu alan Kill, Première tarafından “gece treninde geçen bir John Wick” olarak tasvir edildi. Cannes Film Festivali‘nde Altın Palmiye için de yarışan Magnus Von Horn’un La Jeune Femme à l’Aiguille filmi ise 1910’lu yıllarda Kopenhag’da geçen gerçek olaylardan esinlenen bir suç hikayesi.
Kısa filmler kategorisinde ise, Grand Prix Canal+ ödülü, Dasha Charusha’nın yönettiği Rus yapımı Rusalochka filminin oldu. Sinopsisinde Küçük Deniz Kızı masalını Disney’in çocuklara yönelik versiyonundan çok uzak bir şekilde yeniden ele aldığı belirtilen film, aynı kategoride yarışan 42 film arasından öne çıktı.
“Mistik Vizyonlardan Queer İnançlara…”
Kendisini “hiçbir zaman diğer festivaller gibi olmadı” şeklinde tanıtan L’Etrange Festival, belirli bir türle sınırlı olmayıp açık bir yol çizdiklerini de ekliyor. Resmi internet sitesinde de, “Bir Babil Kulesi misali, L’Étrange Festival her yıl Flying Lotus’un mistik vizyonlarından Alexis Langlois’nin queer inançlarına kadar çeşitli, birbirinden farklı yönlerle inşa edilir. Bu festival, sürekli olarak ‘öteki’nin, onun farklılıklarının, karanlık ya da aydınlık yanlarının peşinde bir arayış içerisindedir.” şeklinde anlatılan L’Etrange, seyirciye farkında olmadıkları dürtüleri tanıtarak onları farklılıklara karşı uyandırmayı hedefliyor.