Yıl 1981. Türkiye, tarihinin en acımasız askeri darbelerinden birinin henüz başlarında ve o yıl Türkiye, son yılların en ağır kışıyla da karşı karşıyadır. Doğunun en ücra köşesinde aylarca karların kalkmadığı, geniş bir tarihi mirasın üstüne kurulmuş Kars’ta o yıl, halk için kömür ihtiyacı özgürlük ihtiyacıyla yarışmaktadır. O kış kömür, mücevher değerinde, hatta parayla satın almak bir yana, birkaç devlet kurumunun ve ayrıcalıklı kişinin ulaştığı bir elmastır. Darbe şehri soğukla cezalandırmaktadır. Tek servetleri kızakları ve ayrı ayrı hayalleri olan Serhat, Gürbüz ve İbo da bembeyaz karlara tezat, simsiyah kömürün peşinde dayanışmanın gücünü keşfedecekleri bir yolculuğun başındadırlar.
Üçü için de ara karnelerin alındığı bu tatile, oyundan daha çok kömür arayışı damgasını vurur. Kaynaklar oldukça sınırlıdır. Sobaya atmak için birkaç parça yanmış kömür artıkları peşinde başlayan arayış, onları zekâ ve mücadele gücüyle yeni kaynaklar bulmaya itecektir. O kış, üçünün de askeri darbenin gölgesinde evlerini ısıtmak için başladıkları bu masum mücadele, hayatın sorumlulukları ve gerçeklerle tanıştıkları bir dönüm noktası olacaktır.
Prömiyerini 65.Berlin Film Festivali’nde yapan yönetmen Faruk Hacıhafızoğlu’nun ilk uzun metrajlı sinema filmi Kar Korsanları, İran’ın en önemli film festivallerinden Fecr’de, dünya sineması kategorisinde “en iyi yönetmen” ödülünü aldı. Ayrıca 6.Malatya Uluslararası Film Festivali’nin Ulusal Uzun Film Yarışması’nda 14 aday arasından “en iyi film” ödülüne layık görüldü.
[tooplay file=”http://filmhafizasi.org/videos/KarKorsanlari.mp4″ type=”mp4″]