Bu fragman analizini hazırlarken genelde zorlandığım noktalardan bir tanesini itiraf etmekle başlamak istiyorum. Sinema odaları için tanıtımını hazırladığımız filmlerin fragmanlarını, kendi tanıtım yazılarının altına iliştiririz. Fakat 1950 ve öncesi döneme ait filmlerin, bugün alıştığımız yapıdaki fragmanlarını bulmakta zorluklar yaşamıyor değiliz. Özellikle kendi adıma tanıtmaya hevesli olduğum sessiz filmlerin kesintisiz bir parçasının, fragman kabul edildiği sık gerçekleşen bir hadisedir. Peki fragman deyince aklımıza ilk gelen bugünkü format nasıl meydana geldi?
1950’lere kadar tok sesli bir adamın; filmin hikâyesini tarif ettiği, ara yazılarla desteklenen, sesin hazır müziklerle süslendiği ana sahnelerin gösterildiği kısa görüntüler fragman olarak kullanılırdı. 1960’lara doğru geldiğimizde ise, televizyonun etkisi de düşünüldüğünde, hızlı montaj teknikleri ile bu formatta değişiklikler görülmeye başlandı. Sinemanın köşe taşlarından Stanley Kubrick’in bu değişimdeki katkısı es geçilemez. Bir metnin ekranı bütün bütün kaplamadığı ardı ardına saldırıya geçen kısa görüntülerin sesle zekice birleştirilmesi, fragmandaki etkiyi giderek katladı.
Nitekim Kubrick; A Clockwork Orange (1971) filminin fragmanı ile de birçok ödülün sahibi olmuştur. Ancak Kubrick bu ödüle doğru yürürken iki önemli virajdan geçmiştir. Geriye doğru, bir adım attığımızda bu sayfada paylaştığımız Dr. Strangelove or: How I Learned to Stop Worrying and Love the Bomb (1964) filminin fragmanı, ilk durak olacaktır. Bu fragman tipi, Kubrick’in ilk defa denediği bir tarzdır. İlham aldığı isim Kanadalı avangart video sanatçısı Arthur Lipsett; ilham aldığı işi ise Very Nice Very Nice’tır (1961). Kubrick yedi dakikalık bu kısayı izlediğinde eline kalemini alır ve kısası hakkında Lipsett’e “Film ekranının ve film sesinin en yaratıcı en parlak biçimde kullanılışı…” yazarak yapıtını över. Ardından yakın bir zamanda tamamlayacağı filmi Dr. Strangelove için Lipsett’e bir fragman çekip çekemeyeceğini sorar. Ancak Lipsett bu teklifi reddeder. Kubrick bu ret karşısında yıkılmayarak kendi fragmanını hazırlar ancak bu fragmanda da Lipsett’in etkisi açık şekilde görülür. Daha sonrasında çektiği; 2001: A Space Odyssey (1968) ve A Clockwork Orange’ın fragmanlarına da bu koku siner. Fil’m Hafızası olarak; bugün merakla beklediğimiz ve çıkar çıkmaz hemen herkese bahsettiğimiz işte bu fragmanların omurgası da böylelikle ortaya çıkmış olur.