Tüm zamanların belki de en sorunlu ve en efsanevi suçlu çifti Mickey ve Mallory, hikayesini Quentin Tarantino’nun yazdığı, yönetmenliğini ise Oliver Stone’un yaptığı bu filmle karşımızdalar. Sıkıntılı birer çocukluk yaşamış olan Mickey ve Mallory, hayatlarının anlamını birbirlerinde ve yaptıkları toplu katliamlarda bulan iki serseri aşıktır. Film, çiftin tanışmalarından itibaren işledikleri cinayetleri ve birer halk kahramanı oluşlarını, sonrasında ise yakalanıp hapse düşmelerini ve bir isyan başlatıp oradan da kaçmalarını konu alıyor. Bu son derece ilginç iki histerik karakterin yadsınamaz çekiciliği bir yana, Natural Born Killers ile gelmiş geçmiş en ilgi çekici görüntü yönetmenliklerinden birine tanık oluyoruz. Kimi zaman bir çizgi romana dönüşen, kimi zaman siyah-beyaz hatta yeşil(!) görüntülere yer veren, karmaşık imgeleriyle, dinamik kamera açılarıyla, hikayesinin canlılığıyla ve müzikleriyle adeta hipnotik etki yaratan film, çok değişik bir sinema deneyimi sunuyor. Venedik Film Festivali’nde Jüri Özel Ödülü’nü kazanan bu bol kanlı ve aksiyonlu film kelimenin tam anlamıyla 2 saatlik bir histeri krizi!
