Alman Parlamentosu kısa süre önce tüm yerel yapımların belirli çeşitlilik, toplumsal cinsiyet eşitliği ve kapsayıcılık kriterlerini karşılamasını zorunlu kılan maddeyi kaldıran bir film fonlama yasası kabul etti. Ülkedeki muhafazakar gruplar çok sesliliğe gittikçe daha fazla tepki gösterirken, bu yasa da ülkenin siyasi olarak yön değiştirmesiyle birlikte geldi.
Yeni yasa, yapım, dağıtım ve gösterim için daha merkezi bir fonlama sistemi oluşturmayı hedefliyor. Ancak buna rağmen yapımcılar karamsar olmamaya çalıştıklarını belirtirken yasanın film endüstrisindeki çeşitliliğin azalmasına neden olmayacağını umut ediyor. Alman Filmleri Tanıtım Kuruluşu’nun denetim kurulu başkanı ve Penzing Studios’un kurucusu Philipp Kreuzer, “Kapsayıcılık kuralları aslında bir şeyleri dayatmak için değil,” diyor. “Bunlar sadece insanları daha çeşitli filmler yapmaya teşvik etmek için vardı.” Kreuzer, kapsayıcılık maddesinin ulusal düzeyde kaldırılmış olmasının, bölgesel fonlara erişimde hâlâ geçerli olmadığı anlamına gelmediğini belirtiyor. Almanya’daki yayıncıların da “projelere fon sağlarken kapsayıcılık kurallarına uymaya devam edeceklerini” ekliyor.
“Geriye Götüren Bir Hareket…”
Holy Spider ve Berlinale filmi Köln 75 gibi yapımların yer aldığı Berlin merkezli One Two Films’in ortağı yapımcı Fred Burle ise “Kapsayıcılık otomatik olarak gerçekleşmeli, bir yasa tarafından zorlanmamalı, çünkü bu şekilde muhtemelen yine gerçekleşmeyecektir.” diyor. Ancak, maddenin kaldırılmasını yine de film endüstrisini oldukça “geriye götüren” bir hareket olarak nitelendiriyor. Ayrıca, kendisinin de birçok azınlık gruba dahil olduğunu belirten Burle, yasanın kişisel olarak da moral bozucu olduğunu söylüyor. “Yabancı ve queer bir yapımcı olarak”, yasanın “çok sinir bozucu” olduğunu eklerken aynı zamanda “Bunu diğer tüm azınlık gruplar veya kendilerini azınlık olarak hisseden gruplar için de söyleyebilirim.” ifadelerini kullanıyor.