British Film Institute (BFI), 2025 yılı için Filmmaking Fund kapsamında destek verdiği yapımları duyurdu.

İngiliz sinemasının hem köklü isimlerini hem de yeni seslerini bir araya getiren bu seçki, 2025’in üretim açısından son derece iddialı bir yıl olacağının sinyalini veriyor. Listede, Clio Barnard ve Shane Meadows gibi tanınmış yönetmenlerin uzun metrajlı sinemaya dönüş projeleri kadar; reklam, tiyatro ve görsel sanatlar alanından gelen yaratıcıların ilk filmleri de yer alıyor.
BFI, 2025’te toplam dokuz projeye doğrudan yapım desteği sağladı. Ancak kurum, yazının hazırlandığı tarih itibarıyla destek alan tüm projelerin detaylarını henüz kamuoyuyla paylaşmadı. Tam liste ve finansman yapıları, projeler resmi olarak kamuya açık hale geldiğinde BFI’nin internet sitesinde yayımlanacak. Bu durum, fon alan projelerin bir kısmının hala geliştirme veya gizlilik aşamasında olduğunu gösteriyor.
BFI Filmmaking Fund, yapım desteklerini iki ana başlık altında dağıtıyor: Discovery ve Impact. Discovery, her yıl en fazla altı ilk uzun metraj film çekecek yönetmene ayrılırken; Impact fonu, daha önce en az bir uzun metraj filme imza atmış yönetmenlere ya da bütçesi 3,5 milyon sterlini aşan ilk filmlere veriliyor. 2023–2026 dönemi için BFI’nin film yapımcıları ve yetenek gelişimine ayırdığı toplam bütçe 54 milyon sterlin düzeyindeyken, bu rakamın 2026 sonrası üç yıllık dönemde 61 milyon sterline çıkarılması planlanıyor.

İlk Filmlerden Usta Yönetmenlere: 2025 Seçkisinin Öne Çıkan Yapımları
2025 destekleri içinde dikkat çeken yapımlardan biri, sanatçı ve yönetmen Louise Stern’ün ilk uzun metrajı A Hand Rises. Sağır bir topluluk içinde yaşanan bir ölümün ardından güç dengelerinin sarsılmasını konu alan film, büyük ölçüde sağır oyunculardan oluşan kadrosuyla temsil meselesini merkeze alıyor. Film, Discovery fonu kapsamında desteklenirken BBC Film de projeye ortak olan kurumlar arasında yer alıyor.
Reklam yönetmenliğinden sinemaya geçen Theo Rhys’in ilk filmi Stuffed ise müzikal korku türündeki cesur yaklaşımıyla öne çıkıyor. Jodie Comer ve Harry Melling’in başrollerini paylaştığı film, insan bedenini “nesne”leştirme fikrini rahatsız edici bir estetikle ele alıyor.
Clio Barnard, Ali & Ava’dan sonra yeni filmi I See Buildings Fall Like Lightning ile geri dönüyor. Otuzlu yaşlarına gelmiş beş çocukluk arkadaşının hayatla yüzleşmesini anlatan film, edebiyat uyarlaması olmasıyla da dikkat çekiyor. Film, Barnard’ın toplumsal gerçekçiliği şiirsel bir dille birleştiren sinema anlayışını sürdürdüğünü gösteriyor.

On iki yıllık aranın ardından Shane Meadows ise Chork ile uzun metraj sinemaya dönüyor. Jack Thorne ile birlikte yazdığı bu film, İngiltere’nin doğu kıyısı boyunca umut arayan iki genç kızın yolculuğunu merkezine alıyor. Impact fonu kapsamında desteklenen yapım, Meadows’un sosyal gerçekçi anlatımına gençlik ve kaçış temalarını ekliyor.
Tiyatro kökenli isimler de 2025 seçkisinde önemli bir yer tutuyor. Olivier Ödüllü tiyatro yönetmeni Bijan Sheibani, The Arrival adlı ilk uzun metraj filminde, yıllar sonra bir araya gelen iki kardeşin hikayesini sinemaya taşıyor. Film4 ortak yapımı olan proje, sahne metninden sinemaya uyarlanan güçlü dramatik yapısıyla dikkat çekiyor.
BFI’nin yalnızca yapımlara değil, ekiplerin gelişimine de yatırım yapması dikkat çekici. Destek alan her film, ekip içi gelişim olanakları için 20 bin sterline kadar “step-up” fonu ve 15 bin sterline kadar bir “wellbeing coordinator” desteği aldı. Bu yaklaşım, İngiliz sinema endüstrisinde sürdürülebilir ve etik üretim koşullarının giderek daha fazla önemsendiğini gösteriyor.
Sonuç olarak BFI’nin 2025 yapım destekleri, İngiliz sinemasında hem yeni anlatı biçimlerinin hem de deneyimli yönetmenlerin güçlü dönüşlerinin önünü açıyor. Tür çeşitliliği, temsil politikaları ve yaratıcı risk alma cesaretiyle bu seçki, 2025 ve sonrasının Avrupa sinema sahnesinde belirleyici bir rol oynayacağının işaretlerini veriyor.






















