Türk Sineması’nın kadın filmleri yönetmeni olarak tanınan ismi Atıf Yılmaz’ın yönettiği film, üst sınıftan insanların yakın ilişkilerine yöneliyor. Filmin başkarakteri Suna bir süre önce eşini kaybetmiş, yüksek sosyete olarak tanımlanabilecek bir topluluğun içerisinde yaşayan ve tam bir “hanımefendi” görüntüsü çizen bir kadındır. İçerisinde bulunduğu ortamın gereklerini yerine getirirken bir yandan da tüm bu yaşam tarzından sıkılmaktadır. Bir gün Ergun isminde bir fotoğraf sanatçısıyla tanışır. Bundan sonra Suna ve arkadaşı Ayla için daha farklı, cinsel yönden özgür ve cesur bir dünyanın kapıları açılacaktır. Atıf Yılmaz bu filminde kadınların özgürce cinselliklerini yaşayışlarını gösterirken, bir yandan da toplumun bu elit kesimindeki dejenerasyonu gözler önüne sermektedir. Dul Bir Kadın’daki kadınlar bir yandan özgürleşirken, bir yandan da farklı bir iktidarın boyunduruğu altına girmektedir.