Sarah, 30 yaşlarında Massachusetts banliyösünde yaşayan bir ev kadınıdır. Kocası Richard ile mutsuz bir evliliği vardır. Zamanının çoğunu bir türlü bitiremediği doktora tezine ayırmak yerine, kızı Lucy ile parkta veya havuzda geçirir. Mahallenin sürekli parka gelen tek babası olan Brad ise Sarah ve parktaki diğer annelerin gözlem kıskacına takılır. Brad her ne kadar yakışıklılığı, hukuk fakültesinden mezun oluşu ve belgesel yapımcısı güzel eşi Kathy ile mutlu bir aile görünümü çizse de aslında içinde ne çalışma isteği vardır ne de evliliği yolunda gitmektedir. O da aynı Sarah gibi bu savurganlığın içinde vaktini sürekli parkta geçirmektedir. Diğer bir tarafta hapisten yeni çıkmış çocuk tacizcisi Ronnie’nin mahalleye geri dönmesi ve eski polis memuru Larry’nin bu konuyu saplantı haline getirmesiyle gelişen olaylara tanık oluruz. Bir tarafta da Brad ve Sarah’nın kendilerini karşı koyamadıkları bir yasak ilişkinin içinde bulmaları, her ne kadar yetişkin olarak tanımlansalar da kendilerini bulamamış ve hâlâ bir noktada “çocuk” oluşlarıyla karakterlerimizin kendilerine ve etraflarına ne kadar zarar verebileceklerini getirir aklımıza.
çok güzel sıradışı bir film