Berlin Film Festivali’nde En İyi Yönetmen ödülü kazandığı ”El Club” ve ”Morg Görevlisi” ,”Post Mortem” ve” No” ile devam eden Pinochet Üçlemesi ile tanıdığımız; Şili sinemasının yeni dönem ustalarından olan başarılı yönetmen Pablo Larrain, ”Jackie” ve son olarak ”Ema” filminden sonra yine güçlü bir kadın figürü olan ‘’Spencer’’ile sinemaseverlerle tekrar buluşmaya hazırlanıyor.
Adını Diana’nın Prens Charles’la tanışmadan önceki aile adı olan ‘’Spencer’’ dan alan filmin senaryosu; 2004 yılında ”Dirty Pretty Things” ile Oscar adaylığı kazanan, ”Locke”, ”Eastern Promises”, ”Serenity” gibi filmlerin usta senaristi Steven Knight tarafından kaleme alındı. Senaryoyla ilgili, filmde Prenses Diana’nın ölümüne değinilmeyeceğini vurgulayan Larrain: ‘’Hayatının sadece üç gününe değindik ve bu çok kısa sürede kim olduğuna dair daha geniş bir perspektiften bakabiliyorsunuz. Hepimiz onun kaderini, ona ne olduğunu biliyoruz ve oraya gitmemize gerek yok. Nereye gitmek istediğini ve kim olmak istediğini ifade edebileceği bu daha samimi alanda kalacağız. Kilit noktamız, Diana’nın gerçekten yapması gerektiği şeyleri ve olmak istediği kişi olduğunu nasıl keşfettiğidir.’’ açıklamasında bulundu.
Prenses Diana’nın Norfolk İngiltere’de bulunan, Windsor hanedanlığına bağlı Sandringham malikanesinde geçirdiği son Noel tatilinin 3 gününe odaklanan film; 1990’ların başında Prens Charles ile ilişkilerinin yıpranmasını, oğulları Prens William ve Prens Harry’e olan güçlü sevgisini konu alacak. Diana rolü için son yıllarda kendisini bağımsız filmlerde görmeye alıştığımız; ”Personal Shopper”, ”Clouds of Sils Maria” gibi etkileyici yapımlarda yer alan Kristen Stewart‘ı uygun gören Larrain: ‘’Film için gizemli, güçlü ve narin bir duruş sergileyen birine ihtiyacımız vardı. O da Kristen’dı. Senaryoya verdiği karşılık ve karaktere olan yaklaşımı şahaneydi. Ona sahip olduğumuz için çok mutluyuz.’’ açıklamasını yaptı. Diana rolü için oldukça heyecanlandığını belirten Kristen Stewart ise, hazırlık aşamasında bu rol için oldukça araştırma yaptığını, özellikle Diana’nın karakteristik konuşma biçimine ve aksanına çok çalıştığını belirtti. Bu iş birliği sinemaseverleri de heyecanlandırırken, yönetmen filmin çekimlerine Ocak ayında başlayacağını müjdeledi. Film, şimdiden 2021 yılının dikkat çekici yapımları arasında yerini aldı.