Nosferatu, eine Symphonie des Grauens (1922) – Yön: F. W. Murnau
Yine bir Alman yönetmen, yeniden dışavurumcu bir korku filmi… Bram Stoker’in Dracula’sından izinsiz olarak uyarlanan Nosferatu, eine Symphonie des Grauens (1922); Wisburg kasabasında karısı Ellen ile birlikte yaşayan Hubber’in patronunun isteği üzerinde Transilvaya’daki bir müşteri ile buluşmak için yola çıkmasıyla başlar.Hubber’in müşteri Kont Orlok’un şatosuna varmasıyla başlayan serüven, giderek gizemli ve korku dolu bir hal alır.
Korku türünün ilk örneklerinden biri olan film, başarılı Alman yönetmen F. W. Murnau’nun da en önemli filmleri arasında yer alır. Günümüzden yaklaşık 96 yıl öncesinde çekilmiş olan Nosferatu, ekspresyonizmin etkileri ve içeriğinin akıcılığı sayesinde hâlâ izlenebilirliğini koruyor.
Safety Last! (1923) – Yön: Fred C. Newmeyer, Sam Taylor
Maddi durumu kötü ve evlenmek üzere olan bir kasabalı genç, iş bulmak ve para kazanmak amacıyla şehre gider. Sonuç olarak herkese iş imkanı sunan koca şehirde başına en kötü ne gelebilir ki ?
Bir diğer başarılı sessiz sinema güldürücüsü Harold Lloyd’un o meşhur sahnesiyle akıllara kazınan film, aslına bakılırsa aktardığı hikâye nedeniyle sessiz sinema döneminin varolan komedi filmlerinden pek farklı değildir. Fakat, pek tabii ki bir eserin farklılığı değil aktarılış şeklidir onu önemli kılan.
Güldürülerin vazgeçilmez tekniği olan şans ve şansızlıkların birbiri içerisinde eritilmesinin bolca kullanıldığı Safety Last! (1923); yapıldığı zamanın şartlarını aşan çekim teknikleriyle ve içerdiği mizah unsurlarının aktarımının inceliğiyle sinema tarihinin başyapıtlarından biri olarak kabul edilir.
Sherlock Jr. (1924) – Yön: Buster Keaton
Nam-ı diğer taş suratlı adam Buster Keaton… Öznel yorumumu da dahil edersek eğer, en iyi sinemacılardan biridir kendisi. Sessiz, mimiksiz ama komik. Herkesin sahip olmadığı bir yeteneğin karşısında hak ettiği değeri gördüğüne inanmadığım komedi dehasının en popüler filmlerinden birisi olan Sherlock Jr. (1924); genç bir sinema makinistinin dedektifliğe olan merakını hayâl ve gerçeği birbirine karıştırarak aktarır.
Tesadüfilikten yararlanan sessiz sinema güldürüsünün yanında bir anlamda film içerisinde film yaratan Buster Keaton’ın Sherlock Jr.’ı; Amerikan Film Enstitüsü’nün “100 yıl 100 Komedi” listesinde 62. sırada yer alır.
Battleship Potemkin (1925) – Yön: Sergei Mikhailovich Eisenstein
Çocukluğunda resim sanatıyla uğraşmış ve alan derinliği çalışmaları yapmış, bir gezi için gittiği Paris’te sinemayla tanışmış ve bunun üzerine kendi imkanları dahilinde film çalışmalarında bulunmuş Sergei Mikhailovich Eisenstein’ın Sovyet sinemasının kurucularından birisi olmasına şaşırmamak gerek.
Aynı zamanda, gençliğinde siyasi olarak aktif bir yaşam sürmüş olan Eisenstein ilk filmi Strike (1925) ile sinema dünyasına giriş yapmış ve ikinci filmi olan Battleship Potemkin (1925) ile sinema tarihine bir başyapıt bırakmayı başarmıştır. Potemkin Zırhlısı Ayaklanmasını anlatan film, Sovyet Rusya’nın isteği üzerine Bolşevik İhtilali’nin propagandasını yapması amacıyla tasarlanmış fakat daha önce görülmemiş çekim ve kurgu teknikleriyle klasik bir propaganda filminin çok ötesine geçmiştir.
Başlı başına bir sinema dersi olan Battleship Potemkin (1925); özellikle Odessa merdivenleri sahnesindeki kurgusuyla ve bu başarılı kurgunun yarattığı dramatik etkiyle ardından gelenlere ilham kaynağı olmuştur.