Sevilen, çok sevilen ve her daim yanımızda olması istenilen babalarımızı sinema ekranında da sıklıkla izlemişizdir. Tek bir baba figürünün olmadığını, iyi, kötü, fedakâr ya da bencil hangi karakterde olursa olsun her birinin ayrı ayrı kendisine hayran bıraktığını görmüşüzdür bu sayede. Kimi zaman Yakup olmuşuzdur, oğlumuz Yusuf’u da yanımıza alıp Karadeniz’in yemyeşil dağlarına, yolumuza çıkan çiçekleri tahmin ederek bal toplamaya gitmişizdir. Kimi zaman çocuklarımıza daha iyi bakabilmek için Almanya’ya giden yolda doktor sırasına girmişizdir Cemal gibi. Ya da Guido olup oğlumuzla birlikte el ele Nazilerden kaçmışızdır. Her zaman mükemmel olmak istememişizdir. Bazen de cinnet geçirerek Overlook Oteli’nde çocuğumuzla köşe bucak kovalamacalar yaşamışızdır.
Sinemanın unutulmaz babalarını iyisiyle kötüsüyle hatırlatan on film…
Not: Sıralama kronolojiktir.
1) The Kid (Charles Chaplin, 1921)
A Tramp / Charles Chaplin
2) Frankenstein (James Whale, 1931)
Henry Frankenstein / Colin Clive
3) Pinocchio (Norman Ferguson, T. Hee, Wilfred Jackson, Jack Kinney, Bill Roberts, 1940)
Geppetto /Christian Rub
4) Ladri Di Biciclette (Vittorio De Sica, 1948)
Antonio Ricci / Lamberto Maggiorani
5) Baba (Yılmaz Güney, 1971)
Cemal / Yılmaz Güney
6) The Shining (Stanley Kubrick, 1980)
Jack Torrance / Jack Nicholson
7) In The Name Of The Father (Jim Sheridan, 1993)
Giuseppe Conlon /Pete Postlethwaite
8) La Vita è Bella (Roberto Benigni, 1997)
Guido / Roberto Benigni
9) Bal (Semih Kaplanoğlu, 2010)
Yakup/Erdal Besikçioglu
10) Soshite Chichi Ni Naru (Hirokazu Koreeda, 2013)
Ryota Nonomiya / Masaharu Fukuyama
Gerçekten benim için Hayat Güzeldir eşsiz bir yapım ve baba oğul ilişkisi mükemmel işlenmiş.
babam ve oğlum ve özellikle umut filminde selim erdoğan’ın canlandırdığı baba karakterleri de bu listede olabilir