Heima, İzlandaca’da evde anlamına gelir. 2000’li yılların başlarında büyük başarı yakalayıp tüm dünyaca tanınan Sigur Rós, bu popülerliğin kendilerine zarar verdiğini düşünmeye başlar. Dünya çapında turnelere çıkan grup, evleri İzlanda’ya dönüp burada bir dizi habersiz, reklamı yapılmayan konserler verir. Alüminyum çıkarmak uğruna mahvedilecek olan bir baraj ve sıra dağlar, eski, kullanılmayan bir balık çiftliği, aklınızın alamayacağı güzellikteki İzlanda coğrafyası ve kasabalarında verilen konserler hem canlı dinleyiciler, hem biz izleyiciler için doğayla bütünleştiren sanatsal birer büyü gibidir. Sigur Rós’u ve İzlanda’yı daha iyi tanımanıza olanak veren Heima, insan kendi doğası nedeniyle her şeyi değişime uğratırken, bazı şeylerin neden değişmemesi gerektiğini düşündürtüyor. Şiirsel müzik ve görseller barındıran film, bilinen konser kayıtlarının çok dışında, modern, “underrated” bir klasik.
