Sinema, izleyiciye daha önce hiç karşılaşmadığı, bilmediği ve tanımadığı ülkeleri, insanları ve hayatları aktarır. Dolayısıyla sinema, izleyici tarafından bilinmeyen olaylar, durumlar ve hisler aktarımıdır. Korku da bu anlamda izleyici tarafından arzulanan ama kendi içerisinde bir çelişkiyi de barındıran bir histir. Çünkü insan korkularıyla yüzleşmek istemez ve bu hissi ancak kendisine zarar gelmeyeceğini bildiğinde yaşamak ister. Bu yüzdendir ki izleyici, gerçek hayatta asla yüzleşemeyeceği korkularıyla hep sinemada yüzleşir.
Korkular temelde insanın bir durum karşısındaki çaresizliğini anlatır. Kimi zaman doğaüstü güçler, kimi zaman da seri katiller ile bu çaresizlik betimlenir. Tıpkı Alman Ekspresyonist Sineması’nda görüldüğü gibi bu çaresizlik, bir toplumun bunalımlarını da gotik bir atmosfer içerisinde izleyiciye yansıtır. Yani korku, bir insanın, bir ülkenin ya da bir kültürün kimliği de olur.
Bu bağlamda, 21. yüzyılda yapılmış, korkunun sinemadaki farklı yüzlerini gösteren on filmi sizinle paylaşmak istedim. Keyifli okumalar!