“Herkes, zaman zaman, kendisinin asla yapamadığı şeyleri yapabilen bir kopyasının olmasını ister.”Öfkesini kontrol etmekte zorlanan alkolik ve boşanmış bir adam olan Mark Hogancamp bir bar kavgasına karışıp 5 kişi tarafından öldürülesiye dövülünce günlerce komada kalır. Beyni büyük bir hasar gördüğü için uyandığında geçmişe dair çok az şey hatırlayan Mark’ta ne alkol bağımlılığının ne de agresif yapısının izleri kalmıştır artık. Oyuncak askerler, barbie’ler ve kendi tasarladığı dioramalarla evinin arka bahçesinde kendine yeni bir dünya kuran Mark, böylece hem aldığı ruhsal yaraların izlerini sarmaya hem de hiçbir zaman gerçekleştiremediği hayallerini alter egoları konumundaki bu figürlerle gerçekliğe taşımaya çalışır. Mark kurduğu küçük dünyayı fotoğraflamaya başlayınca korkularının ve güven arayışının şekillendirdiği dünyası keşfedilecek ve yaptıkları sanat, kendisi ise bir sanatçı olarak anılmaya başlayacaktır. Katıldığı birçok festivalden jüri özel ödülüyle dönen Marwencol, etkisini uzun süre üzerinizden atamayacağınız farklı ve bağımsız bir belgesel.