Sinema sanatını diğer sanatlardan ayıran en büyük özellik, yansıtıldığı o beyazperdeye görüntüyü, renkleri, hareketi olduğu kadar sesleri ve kelimeleri de taşımasıdır. Bu anlamda pek çok sanatı bünyesinde harmanlayışı, belki sinemayı nispeten zor kılan özelliklerdendir de. Çünkü onu sanat kılan, sadece görüntüyü ustaca yansıtması değil; aynı zamanda bu malzemeye eşlik edecek olan sesleri ve kelimeleri de yerli yerinde kullanmasıdır. Bu noktada kimi zaman kelimeler, yani senaryoda yer alan konuşmalar (monolog, diyalog, söylev ve hitabetler), filmi anlamlandırmada görüntü ve seslerin önüne bile geçebilecek öneme sahiptir.
Biz de bu ayki özel dosyamızda söylev filmlerine değinerek kelimelerin, beyazperde üzerinde de ne denli etkileyici olabileceğinin, bunun yanı sıra görüntüyle birlikte nasıl başarıyla yansıtılabileceğinin örneklerini inceledik. Bu söylev ve konuşmaların kiminde hayata ve kendinize dair farkına varmadığınız noktaları bulacak, kiminde kitleleri etkileyen hitabet gücünü göreceksiniz.
Beyaz perdede sizi en çok etkileyen konuşma hangisi peki? Yorumlarınızla kelimenin gücünü paylaşabilirsiniz 🙂
Rabia Elif Ozcan