Adaline Bowman 1900’lü yılların başında doğmuş genç bir kadındır. Aşkla evlendiği eşini bir kazada kaybetmesinin ardından kızıyla birlikte hayatına devam ederken kendinin de geçirdiği bir trafik kazasıyla başına olağanüstü bir durum gelir. Adaline’e kaza sırasında elektrik çarpar ve hücreleri bir daha yaşlanmamak üzere Adaline’i 27 yaşındaki bedenine hapseder. Pek çok kadının rüyalarını süsleyecek nitelikteki bu fantastik olay, aslında hiç de göründüğü kadar çekici değildir. Zira her zaman genç kalabilmek çoğu kişinin hayali olsa da çevrenizdeki herkes yaşlanırken sizin mıh gibi yirmili yaşlara çakılı kalmanız peşinize Amerikan istihbarat örgütünün düşmesine neden olacak kadar başınıza ciddi sorunlar açılmasına neden olabilir. Adaline, zaman geçtikçe insanların dikkatini çektiğini anlar ve çok zor bir karar verir. İnsanların sorgulamalarından kurtulmak için artık her on yılda bir adını, yaşadığı şehri ve işini değiştirecektir. Tabii bu karar, çok sevdiği kızıyla bir daha anne-kız ilişkisi yaşayamayacağı anlamına da gelmektedir. Yaşadığı onca yıla birçok aşk sığdıran Adaline artık 108 yaşına geldiğinde karizmatik Ellis Jones ile tanışır. Lakin Adaline’in yine şehrini ve adını değiştirme zamanı gelmiştir bu neden ile Ellis’e hayatında yer yoktur. Ellis, Adaline’in onu kendinden uzaklaştırmaya çalıştığı her hareketini başarıyla savuşturup, hayatına girmeyi başarır. Hatta Adaline’i ailesiyle tanışmaya dahi ikna eder. Ne var ki bu gezi, Adaline’in hiç ummadığı biriyle karşılaşmasına neden olur ve onun hayatının ikinci en büyük kararını vermesine neden olur.
Yönetmenliğini Lee Toland Krieger’in üstlendiği filmin başrollerinde Blake Lively ve Ellen Burstyn yer alırken onlara usta aktör Harrison Ford eşlik etmektedir.