Bağımsız sinemanın önemli festivallerinden San Diego Film Festivali, ırkçılıktan LGBTİQ+ bireylere kadar pek çok meseleyi ele alan seçkisiyle dikkat çekiyor. Festival, 15- 18 Ekim tarihleri arasında düzenlenecek.
Koronavirüs sebebiyle dünya üzerinde pek çok prestijli film festivali iptal edildi, ertelendi ya da çevrim içi ortamda düzenlendi. Pandemi Mart ayında Kaliforniya’yı vurduğunda San Diego Film Festivali sanat yönetmeni Tonya Mantooth bu yılki programı iptal etmeyi düşünmüştü. Ancak sonradan ekibi sayesinde kararını değiştiren Mantooth, “misyonlarının filmleri farklı perspektifleri ekranda bir araya getirmek olduğuna” kani oldu. Tüm bunların ardından festivalin 15- 18 Ekim tarihleri arasında düzenlenmesi fikrinde ortaklaşıldı.
Festival, sistemik ırkçılığa meydan okuyan ve LGBTQ+ bireylerin haklarını savunan sosyopolitik hareketlerin yeniden dirildiği bir yılda büyük ekranda toplulukları bir araya getirmek için samimi bir çaba içinde anlatılan bu mesajları destekliyor. Haftalık programı dört güne indirilen festival, hem arabalı etkinlikler hem de sanal gösterimler ile gerçekleştirilecek.
Lüks alışveriş merkezi Westfield UTC‘nin arabalı sinemalar için ayrılan bölümünde dört ayrı film gösterime girecek. Toronto Film Festivali’nden ödülle dönen, Frances MacDormand‘ın başrolünü üstlendiği, Chloé Zhao imzalı “Nomadland” filmiyle açılışı yapacak olan arabalı gösterimler; 16 Ekim’de şarkıcı-söz yazarı Harry Chapin‘in kariyerini anlatan “When in Doubt, Do Something” filmi ile devam edecek. Arabalı gösterimlerde 1941’de Noel Coward‘ın aynı adlı oyununa dayanan bir komedi filmi olan “Blithe Spirit” de dahil olmak üzere iki İngiliz filmi de yer alacak.
San Diego Film Festivali, çevrim içi ortamda düzenlenen festivallerden “Festival Village” (Festival Köyü) adlı dijital platformuyla da ayrılıyor. Bu platform ise festivale katılan kişilerin film yapımcılarına mesaj göndermesine, canlı soru-cevap yayınlarına katılmasına imkan tanıyor. Dijital gösterim seçkisinde “Twice Born”, “Let’s Work”, “Drunk Bus” ve “Before/During/After” yapımları yer alıyor.
San Diego Film Festivali, Siyasi Meseleleri Konuşuyor
Ayrıca festival, siyasi meseleleri konuşmak için de alan açıyor. Film yapımcıları Mary Blessey ve Yoruba Richen‘ın yer aldığı Activism Through Film paneli, J. Edgar Hoover’ın Martin Luther King Jr.’a yönelik amansız gözetleme ve taciz kampanyasına odaklanan “MLK/FBI” adlı belgesel ekseninde siyasi meseleleri konuşulur hale getirecek.
Mantooth, geçtiğimiz yıl Oscar’da yabancı dilde olmasına rağmen “en iyi film” ödülünü alan “Parasite” filmi sayesinde ABD’de sinemaseverlerin yabancı dildeki filmlere daha açık hale gelmeye başladığını belirtti. Uluslararası filmlere açıklığıyla bilinen San Diego Film Festivali’ne bu yıl 3 bin 500‘den fazla başvuru yapıldı. Festivalin yabancı dilde yayınlanan filmler seçkisinde İsrailli film yapımcısı Talya Lavie‘nin “Honeymood”u ve Rus bilim kurgu gerilim filmi “Presumption of Guilt” gibi yapımlar yer alıyor.
Kaynak: Variety