Little Women (Yön. Greta Gerwig, 2019)
Louisa May Alcott’un kaleme aldığı Little Women (1868) kitabı, aile bağlarına vurgu yapan samimi hikâyesi ve çok sayıda karakter içeren olay örgüsü sayesinde bugüne dek birçok kez beyazperdede yerini almıştır. Daha önce yedi kez beyazperdeye uyarlanan yapıtın filmlerini incelersek eserin 1994 ve 2019 yapımlarının öne çıktığını görmek mümkün.
Savaş döneminde babaları cephede olan Margaret, Josephine, Elizabeth ve Amy isimli dört kardeşin hayatının anlatıldığı kitapta; kardeşlerin birbirleriyle olan ilişkisi, anneleriyle olan bağları ve âşık oldukları erkeklere karşı hisleri detaylarıyla okuyucuya aktarılır. Karakterler arasından edebiyata ve yazmaya düşkünlüğüyle öne çıkan, kızlardan en sert mizaçlı olarak nitelendirilebilecek Josephine (Jo), hem haksızlıkların karşısında duran dik başlı tavrıyla hem de tüm aile fertlerinin yakın dostu Laurie ile olan karmaşık ilişkisiyle okuyucuda hep bir merak uyandırır. Bu da Jo March’ın kitabın ana karakteri olmasını beraberinde getirir.
Yeniden Küçük Kadınlar’ın filmlerine bakacak olursak, metnin öne çıkan uyarlamalarından 1994 yapımı Küçük Kadınlar’ın yönetmenliğini Gillian Armstrong üstlenmiştir; 2019 yapımı film ise Greta Gerwig tarafından çekilmiştir. İki film de aynı kitabı beyazperdeye yansıtıyor olsa da anlatım tarzı ve konunun işlenişi açısından bir hayli farklıdır.
Örneğin Küçük Kadınlar (1994) filminde olaylar kronolojik olarak ilerlerken 2019 yapımı Küçük Kadınlar’da ise olaylar sıralı değildir. Yeni yapımda bir olay gösterilir ve akabinde o olayın nedeni flashbacklerle seyirciye anlatılır. Yani, filmlerden 1994 yapımı olanda hikâye tam olarak kitaptaki gibi ilerlerken 2019 yapımındakinde ise senaryo özgün detaylarla süslenmiştir.
Ayrıca 1994 yapımı filmde karakterler için oyuncu seçilirken kitaptaki detaylara sadık kalınmıştır. 2019 yapımı olan filmdeyse karakterler için oyuncu seçilirken yapıttaki betimlemelere yorum da katılmıştır. Bunu en net kitapta kahverengi saçlı olarak tarif edilen Jo karakterini 1994 yapımında canlandıran Winona Ryder’ın kahverengi saçlı olmasından; 2019 yapımında canlandıran Saoirse Ronan’ın ise kitaptakinin aksine sarı saçlı olmasından anlamak mümkündür.
Kitabın en öne çıkan karakteri Josephine’in tesadüfler sonucunda tanıştığı komşusu Laurie de filmin başrollerinden biridir. Filmleri incelediğimizde 1994 yapımı eserde Laurie’yi Christian Bale’in 2019 yapımı olan filmde ise Timothee Chalamet’in canlandırdığını gözlemleriz. Laurie, filmin ilerleyen dakikalarında karşımıza evli ve çocuklu bir karakter olarak çıkacağı için Timothee’nin rol için biraz genç kaldığı söylenebilir. Bu nokta 1994 yapımı filmin artılarından biri olarak karşımıza çıkmaktadır.
Küçük Kadınlar demek Josephine demek olduğu için kitabı okumuş kişiler filmi izlerken Jo’nun dünyasına daha yakından şahit olmak isteyecektir. 2019 yapımı filmde Jo’nun hem olaylar karşısındaki duruşuna hem de kardeşi Beth ile olan duygusal ilişkisine daha çok yer verildiğini söyleyebiliriz. Bu da 2019 yapımı filmin artı yönlerinden biridir denebilir.
Dürüst olmak gerekirse izleyiciler kendi hayranlıkları doğrultusunda iki filmi izlerken de keyif alacaktır. Fakat eğer ki Küçük Kadınlar’ın başkarakteri Jo March sizi boyun eğmez tavırlarıyla çok etkilediyse 2019 yapımı film detaylı anlatımı sayesinde daha çok beğeninizi kazanacaktır.
Büşra Güzeller