21’inci kez yollara düşmeye hazırlanan Gezici Festival’in bu yılki sürprizlerinden biri “Sinemada Caz” olacak.
20. yüzyılda gelişen ve rüştünü ispat eden iki farklı sanat dalı sinema ve caz arasındaki ilişkinin kökleri, sinemanın sessiz dönemindeki canlı müzik eşlikçilerine kadar uzanıyor. ABD Büyükelçiliği’nin katkılarıyla hazırlanan Sinemada Caz, farklı dönemlerde görüntü ve bu müzik türü arasındaki kültürel ve estetik ilişkiye odaklanıyor. Etkinlik, seyirciyi, beyazperdenin gerisinde kalmaya zorlanan siyahi müzisyenlerden, makyajla yüzlerini siyaha boyayan beyaz oyunculara kadar uzanan maceralı bir yolculuğa çıkarıyor. Bölümde, canlı performans ve turne kayıtlarını içeren kısa filmlerin yanı sıra müzisyen karakterlere odaklanan iki önemli kurmaca film de yer alıyor.
Seçki, ünlü film eleştirmeni ve Chicago Reader’ın eski baş sinema yazarı Jonathan Rosenbaum ile Ekhsan Khoshbakht’ın küratörlüğünde izleyiciyle buluşuyor. Sunumunu, Rosenbaum ve Khoshbakht’ın birlikte yapacağı; Geç Kalan Hüzün (Too Late Blues) (John Cassavates, 1961), Pete Kelly’nin Şarkıları (Pete Kelly’s Blues) (Jack Webb, 1955), Cab Calloway Söylüyor (Cab Calloway’s Hi-De-Ho) (Fred Waller, 1934), Black and Tan Fantasy (Dudley Murphy, 1929), Ben Webster Avrupa’da (Big Ben: Ben Webster in Europe) (Johanvan der Keuken, 1966), Begone Dull Care (Norman McLaren, 1949), Yağmur Yağınca (When it Rains) (Charles Burnett, 1995) ve Canlı Blues (Jammin’ the Blues) (Gjon Mili, 1944) hem sinema hem de müzikseverlerin beğenisine sunuluyor. 29 Kasım Pazar günü izleyici ile ücretsiz buluşacak filmler, sinema ve caz dolu bir hafta sonu etkinliğine dönüşecek.
Gezici Festival ve Goethe Institut Ankara işbirliğiyle bir de özel gösterim seyircisiyle buluşuyor. Alman yönetmen Ewald André Dupont imzalı 1925 yapımı sessiz film Varyete (Varieté), canlı müzik eşliğinde gösterilecek. Bu yıl restore edilen ve 2 Aralık tarihinde izleyicinin beğenisine sunulacak olan filme, İngiliz müzisyen Stephen Horne ve Alman müzisyen Frank Bockius performanslarıyla eşlik edecek.