Rabia Elif Özcan’ın seçimleri:
- La Loi Du Marché (The Measure of a Men, Yön: Stéphane Brizé, 2015)
Neden izlenmeli? Her saniye nefes almak, her yeni doğan güneşe uyanmak, her gece gözlerimizi uykuya teslim etmek bazen yeterli olmuyor o tek soruyu sormaya: “İnsanın değeri nedir?” Günleri ve çevremizi tüketerek geçen ömrümüzde kendimize, insana bir ayna tutmak için işte bir fırsat.
- An (Yön: Naomi Kawase, 2015)
Neden izlenmeli? Güzellikler gibi sıkıntılar ve zorluklar da insan ömrüne serpiştirilmiş, kimi zaman art arda dizilmiştir. Peki, “Cennete ulaşmadan önce daha kaç kez yıkılmamız gerekir?” Kim bilir, belki mutluluk ve bir nebze huzurlu nefes için aradığımız tarif, bir başka hayatın yanı başımızda aralanan perdesinin ardındadır. 2014 Filmekimi’nde The Still Water (2014) filmiyle yer alan Naomi Kawase, bu yıl da Cannes’da adını duyuran An ile mutluluğa bir başka tarif getiriyor.
- Maryland (Yön: Alice Winocour, 2015)
Neden izlemeli? Gözler yanıltıcı, işitmek yeterli değil. Peki ya gerçekliği hislerde aramak ne kadar güvenilir? Alice Winocour’un kamerası bu sefer psikolojinin derinlerine çevrilmiş, tansiyonun yer yer yükseldiği, bilinmezliklerle dolu bir yapımla karşımızda. Soru işaretlerinin peşinden koşmayı sevenler için gerçeklikle paranoya arasında, kaçırılmaması gereken bir gerilim.
- Chronic (Yön: Michel Franco, 2015)
Neden izlenmeli? Psikolojimizin sınırları, hayatta oynadığımız/oynamak zorunda olduğumuz farklı rollerle her seferinde yeniden çiziliyor. Temelinde insanı, kendi varlığına yönelttiği sorgulamaya en çok maruz bırakan ölüm ile yaşam arasındaki gelgitleri konu alan Chronic, psikolojik değişimin ve yıkılıp yeniden çizilen sınırların portresini ustalıkla sunan bir yapım.
- A Perfect Day (Yön: Fernando Leon De Aranoa, 2015)
Neden izlenmeli? Görevimiz pek de karmaşık görünmüyor aslında; silahlı çatışmaların yaşandığı bölgedeki su kuyusuna düşen bir cesedi, bulunduğu yerden çıkarmak. Ancak bir yanda bölgesel savaş sürerken diğer yanda insani yardım çalışanları tehlikeyle, umutla, sabırla apayrı bir savaş hâlinde. İşte tam da böyle bir karmaşanın içinde çevresindeki hengâmeye bir başka gözle bakıyor ve içinden geçiriyor insan: “Ne mükemmel bir gün!” Mizah tadında düşünmek, düşünürken hissetmek isteyenlere…