Sinema dünyasının en prestijli etkinlikleri arasında yer alan 72. Venedik Film Festivali’nde Altın Aslan ödülü için yarışacak filmler açıklandı. Nuri Bilge Ceylan’ın jürisinde yer aldığı ana yarışmaya Türkiye’den de bir film seçildi: ‘Tepenin Ardı’yla tanınan Emin Alper’in yoğun bir politik şiddet ortamında ayakta kalmaya çalışan iki kardeşin hikayesi anlattığı yeni filmi ‘Abluka’.
2-12 Eylül tarihlerinde düzenlenecek 72. Venedik Film Festivali’nde Altın Aslan ödülü için yarışacak filmler açıklandı. Nuri Bilge Ceylan’ın da jürisinde yer aldığı ana yarışmada, Türkiye ’den de bir film var: ‘Tepenin Ardı’yla tanınan Emin Alper’in yeni filmi ’Abluka’. Yoğun bir politik şiddet ortamında ayakta kalmaya çalışan iki kardeşin hikayesi anlatan ‘Abluka’nın başrolünde Mehmet Özgür ve Berkay Ateş yer alırken, onlara yardımcı rollerde Tülin Özen, Müfit Kayacan ve Ozan Akbaba eşlik ediyor.
Bu kez politik bir filmle karşımıza gelen Emin Alper, 2012 yılında Radikal’den Bahar Çuhadar’a verdiği söyleşide ‘Bir eleştiride seni Nuri Bilge Ceylan’ın başarılı mirasçılarından biri olarak tanımlıyordu. Kendini Ceylan’ın mirasçısı olarak görüyor musun?’ sorusuna “Yaptığı sinema anlamında mirasçısı olduğunu düşünmüyorum. Ben daha politik bir sinemaya doğru gideceğimi tahmin ediyorum. Ama çok gurur verici bir laf tabii” diye cevap vermişti.
‘Abluka’nın konusu şöyle: 20 yıl hapis yattıktan sonra, Kadir şartlı tahliye olur. İstanbul büyük bir siyasal karmaşa içindedir, polis ise failleri yakalamak için önlemlerini her geçen gün arttırmaktadır. Emniyette yüksek bir mevkide olan Hamza, şartlı tahliye karşılığında Kadir’e bir iş bulmasında yardımcı olur. Kadir bir çöp toplayıcısı gibi çalışarak gecekondu mahallelerinde muhbirlik yapmaya başlar. Çöplerde bomba yapım malzemeleri olup olmadığını araştırmakta, buna göre istihbarat bilgisi üretmektedir. Kadir, kardeşi Ahmet’i çalıştığı mahallelerden birinde bulur. Ahmet ise belediyede sokak köpeklerinin itlafından sorumlu birimde çalışmaktadır. Ahmet, Kadir’in yakın bir abi-kardeş ilişkisi kurmak için çabalarını karşılıksız bırakır. Ahmet’in mesafeli tutumu, Kadir’i çeşitli komplo teorileri üretmeye yöneltir…