Lucas, yatılı bir lisenin son sınıfında okuyan ve kim olduğunu keşfetmeye çalışan bir gençtir. Bir gün babası, intihar mı yoksa kaza mı olduğu anlaşılamadan, aniden ve beklenmedik bir şekilde ölür. Lucas, kaybının yasını kendisine özgü bir şekilde tutmaya çabalarken, kırılganlığı ve çaresizliği içinde kaybolur. Aslında tipik bir şekilde inkâr, öfke ve hayal kırıklığıyla başlayan süreçte yalnızca babasının yaşamıyor olmasının değil, hayatının bir daha eskisi gibi olamayacağının da yasını tutar. Babasının olmayışını annesi kabullenmeye çalışacak, ağabeyi ise çabuk geçmeyeceğini bilerek Paris’te sürdürdüğü yoğun hayatına hızla geri dönecektir. Oysa Lucas, belki de hayatla ilgili pek çok kavramı ilk kez öğrendiği bu yaşında, ne yapacağını bir türlü bilemeyecektir.
2022 San Sebastián Uluslararası Film Festivali’nde Paul Kircher’ye başroldeki performansıyla ödül kazandıran Le Lycéen (2022)’da yönetmen ve senarist Christophe Honoré aynı zamanda baba rolünde karşımıza çıkar. Juliette Binoche’un güven veren ve “yeterince iyi bir anne” performansıyla, filmin duygusal yoğunluğunu sakince dengelediği Liseli, bugünlerde MUBİ’de izlenebilmektedir.